Faiz Nereden Nereye Geldi
Bu hafta Merkez Bankaları faiz kararları açısından kritik bir haftaydı. FED tarafında faizler sabit tutulurken enflasyon tarafında %2 seviyelerine kadar düşüş görülene kadar faizlerin yüksek seyredeceği belirtildi.
İç piyasa tarafında ise Merkez Bankası beklentilerin dışında 500 baz puan faiz artışı yaparak faizleri %50 seviyesine yükseltti. Ben 250 baz puan faiz artışı olmasını bekliyordum. Yabancı kurumlar hariç genel olarak faizlerin sabit bırakılması beklenirken en büyük argüman ise seçimlerin olmasıydı. Hükümetin ise düşünülenin aksine seçmenin artık ekonomik koşullara bile aldırmadığının farkında olduğunu görüyoruz. Ne yaparsak yapalım vatandaş bizim dışımızda bir alternatif bul(a)maz diye düşünüyor. Bu yüzden seçim öncesinin faizin artmasında vatandaşın oy verme eğilimini değiştirmeyeceğini siyasiler net bir şekilde görüyorlar.
Para Politikası Kurulu’nun metninde dikkat çeken bazı notlara bakacak olursak; “Şubat’ta aylık enflasyonun ana eğilimi, hizmet enflasyonu öncülüğünde öngörülenden yüksek gerçekleşmiştir” ve geçen ayki aynı metinde geçen “Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” denildi. Enflasyon konusunda net bir eğilimin olmaması ve vatandasın döviz talebinin önüne geçmek için faiz artışı yapıldığını görüyoruz.
2024 Şubat ayı Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) aylıkta %7,18 arttı. (Yıllıkta %58,29) Ülkemiz buğdayın ana üretici birisi olmasına rağmen dünyada 2023 yılında en çok buğday ithal eden ülke olmuş. Tarımdaki fiyat artışlarının nedeninde bu durum, fırsatçılık ve arz sorunu yer almaktadır. Bunları doğru noktaya getirmediğimiz takdirde enflasyonu istediğimiz seviyeye getiremeyiz.
Merkez Bankası bu yaptığı faiz artışında enflasyonu kontrol altına almak istemesine rağmen neden sadece bu değil kurun da kontrol altına almak istenmiştir. Aslında kuru biraz tutabilirsek enflasyonu da kontrol ederiz diye düşünülüyor. Vatandaşa bakın seçin önü de olsa biz sıkı para politikasına devam edeceğiz mesajı veriliyor ama bir yandan da kura müdahale edilmeye de devam edildiğini de döviz rezervlerindeki azalma ile görüyoruz.
Mart 2021’de faiz Naci Ağbal’ın görevden alındığı dönemde %19’ seviyesindeydi. Bugün baktığımızda ise %50 seviyesine yükseltildi. Geçen sürede faizleri önce düşürdük ve sonra fazlasıyla yükselttik. Günün sonunda ise hem kur hem faizi hem de enflasyon yükselmiş oldu.
O günden bugüne gelene kadar yaşadıklarımız tutarsız, öngörülemeyen, şeffaf olmayan ve hatalı politikalardan dönülmesi sevindirici bir durum. Fakat o günlerde ben de dahil olmak üzere bunun yanlış olduğunu söyleyen herkese kızıyorlardı ama bugün üzülerek haklı çıktığımızı görüyorum. Memleketimiz için keşke ben ve benim gibi düşünenler haklı çıkmasaydı da bu kadar ağır hasarlar almasaydık. Yüksek faizi ben de istemiyorum ama tüm dünya sıkılaşırken bizim gevşek para politikaları izlememiz de yanlıştı. Nereden nereye geldik. %8,5 faizden %50 seviyelerine geldik ama aldığımız hasar anlatılmaz. Nasıl bir hasar aldık derseniz hem enflasyon yükseldi hem cari açık arttı hem de döviz yükseldi ve finalde faizler de daha yükse seviyede. Nerdeyse her şeyin fiyatı 10 katına çıktı. Alım gücümüz ciddi anlamda azaldı. İş gücünün GSYH içindeki payı azaldı. O zaman bunu neden yaptık diye insan sormadan edemiyor.
15 Mart haftasında TCMB'nin net döviz swap hariç net rezervler -59,7 milyar dolar oldu. (Bir önceki hafta -53,9 milyar dolar.) TCMB verilerine göre ilgili haftada brüt rezervler 130,5 milyar dolardan 127,9 milyar dolara geriledi. Yani 2023 Mayıs seçimlerinde döneme neredeyse geri geldik. Sadece faiz artışı yapmanın yeterli olmadığını belirtmemin nedeni budur.
Özetlemek gerekirse; faizler belirli süre daha 6 ay kadar daha yüksek seyretmeye devam edecektir. Kurlarda sert bir yükseliş beklemiyorum ama yükseliş belirli bir bant aralıgında olmaya devam edecektir. Piyasanın likidite sorunu artarak devam edecektir. Piyasa daralmaya, işlerin yavaşlamaya başladığını göreceğiz. Bu süreçte mevcut işlerimizin işleyiş aşamalarını ve çalışma modellerimizi verimli hale getirmeye çalışalım.
Saygılarımla…24.3.2024