Ülkenin iktisadi ve idari olarak değişim yaşamasıdır. Sistemin daha verimli çalışması ve olumsuz koşullara karşı hazırlıklı, dayanıklı olabilmesi için yapılandırmadır. Aslında sadece ekonomi olarak algılamak çok da doğru değildir çünkü Eğitim, Hukuk, Bilim, Teknoloji, Sağlık, Tarım, Yerli Üretim konularını ele alması gerekir. Ülkelerin hangi alanda eksiklikleri varsa ona öncelik vermeleri gerekmektedir. Yapısal reformlar sonucunda refah seviyesinin artması beklenir.

IMF (Uluslararası Para Fonu) programlarına göre enflasyon, işsizlik, ekonomik daralma, cari denge yönelik olarak istikrar sağlanaması için ekonomi politikaları uygular ve bu politikaları uygulayan kurumlarla ilgilenir. Yani sizin Eğitim, Hukuk vs gibi alanlarınız ile ilgilenmez.

Yapısal değişim (structural change) tarımdan sanayiye geçişi özetlemektedir. Toplumların gelişimi üretim ile alakalıdır. Yani üretim ve sanayileşme ile kalkınma hamleleri  daha doğru yapılmaktadır. Tablo bizim ve Dünyanın 1960-2015 yılları arasında ki GSYH (Dolar) değerleri görülmektedir.

Çin, Kore, Hindistan diğer ülkelere göre daha fazla değişim göstermesinin temel nedeni Üretim ve teknoloji yatırımlarıdır. Kore her zaman bizimle mukayese edilir ki  son yıllarda bize göre daha fazla atılım yapmışlardır. 2015 yılı verilerine göre de neredeyse 1.5 katımız ekonomiye sahipler. Onlar neler yaptılar ya da biz neler yapmadık diye sorabiliriz. 1973 yılında Otomotiv sanayinin uzun dönemli teşvik planı ile %95 yerli ürünlerden oluşan otomotiv üreterek bugün dünya da Hyundai, Kia, Daewoo, Ssang Yong gibi markaları vardır. Ayrıca 1967-1973 yılları arasında  Bilim ve Teknolojiyi geliştirme, Mühendislik Teşviki ile  ekonomik gelişime verdikleri önem ortadadır. Samsung gibi bilgisayar, telefon üreticisi çıkmıştır. LG gibi yarı iletken üretici yine bir dünya markaları vardır.

Ülke olarak biz de tüm siyasi partiler, Oda ve Borsalar, Sivil toplum örgütleri, Kanaat Önderleri gibi toplumda rüştünü ispatlamış Mühendisler, Doktorlar, Avukatlar, Ekonomistlerden oluşan bir ekip ile gelecek 50 yılımızı planlamalıyız. Ortaya çıkacak plan ülkemizin bir planı olmalı ve herkes bunu benimseyerek hareket etmeliyiz ki başarıya ulaşalım. Kalkınma adımlarını daha sağlam atmalı ve üretim üzerine dayalı bir sistem kurmalıyız.

Saygılarımla 03.04.2019

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close