Geçtiğimiz hafta ABD enflasyon verileri açıklandı ve Mayıs ayında enflasyon Ağustos 2008’den bu yana ilk defa yıllık bazda % 5’i gördü. Aylık bazda ise %0,6 olarak gerçekleşti. Enflasyon oluşmasında covid19 nedeniyle gerçekleşen parasal genişlemenin etkisiyle tüketimde oluşan talep artışı ve kapanmalardan kaynaklanan tedarik zincirinde bozulmalar etkili olmaktadır. Normalleşme ile değişen talepler ve emtiaya olan talebin artması da şu an tekrardan etkilemektedir. Tabi ki geçmiş yıllarda olduğu gibi gelişmekte olan ülkelerde bu enflasyon belirli sürede kontrol altına alınacaktır. İklim krizinin sonucu olarak tüm dünyada gıda sorunlarının oluşmasına neden olmaktadır. Sulama problemleri de önümüzdeki yıllarda gıdanın daha da önemli hale geleceğini göstermektedir. Uluslararası artan gıda fiyatları da enflasyon oluşmasında etkili olmuştur.  Dolar gelişmekte olan ülke para birimlerine karşı değer kaybetmiştir. Ülkemizde Dolar TL geri çekilmeleri olmuştur fakat ben bunun sınırlı kalacağı tekrardan yeni rekorlar kıracağını ve 9.35 doğru hareket edeceğini düşünüyorum. Merkez Bankası yılsonu beklenti anketinde de 8,95 olarak revize edildi. (Önceki 8.71) ONS altın da geri çekilmeler olmuştur fakat enflasyon konusu netleştiği takdirde yukarı yönlü hareketler olacaktır. 

Fed’in 15-16 Haziran’da gerçekleştireceği para politikası toplantısı öncesinde açıklanan ve yılbaşından beri konuşulan enflasyon beklentisi gerçekleşmeye başlamış oldu. Şimdi Fed ne yapacak ve diğer ülkeler bundan nasıl etkilenecek göreceğiz. 2021 yılı Ocak ayından beri ABD 10Y tahvil getirilerinde yaşanan ciddi artış sonrası FED müdahale edecek ve 2023 yılından önce faiz artışı gelecek mi ya da Taper tantrum; varlık alımların azaltılması ve zamanı gelince bitirilerek faiz artışına zemin hazırlanacak mı merak edilen konulardan birisidir. 

ABD oluşabilecek bu senaryolara karşı gelişmekte olan ülkeler hem para çıkışlarını önlemek hem de oluşacak enflasyon öncesi bazı önlemler almaktadırlar. Gelişmekte olan ülke kategorisine baktığımızda ise; Brezilya faizleri 3.5 seviyesine yükseltmiştir (Önceki %2,75) ve Rusya Merkez Bankası ise faizleri 5.5 seviyesine yükseltmiştir (Önceki 5). 

Bizdeki durumlar ise hala karışık çünkü kalıcı çözümler üretmiyoruz ve kronikleşen enflasyon konusuna çözüm bulamıyoruz. TÜİK verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi mayısta aylık bazda %0,89 artarken, yıllık bazda %16,59 oldu. Aslında beklentiler daha fazla olması yönündeydi ve düşük gelmesi artık enflasyonda en kötünün geride kaldığı anlamına gelmiyor. Mayıs’taki kapanma nedeniyle birçok üründe sağlıklı veri alınamamış olmasından kaynaklanıyor. Haziran ayında enflasyonun biraz daha yükselmesi muhtemeldir. Gelişmiş ülkeler enflasyon ve faiz konusundaki tutumları bizim daha rahat hareket etmemizi de sağlayacaktır. 

Daha öncede yazdığım bir konu olan yeni bir Emtia Süper Döngüsü mü başlıyor konusu da gündemdedir. İlerleyen dönemlerde özellikle gıda kaynaklı sorunlar yaşanacağı maalesef muhtemeldir.  Kaynakları daha doğru kullanmalı ve oluşabilecek sorunlara karşı şimdiden önlemler almalıyız.

Saygılarımla…13.6.21

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close