Enflasyon tüm hızıyla hem ülkemizde hem de dünyaya şiddeti aratarak devam etmektedir. Bu durumda Merkez Bankaları neler yapacak onları takip ediyoruz. Mayıs ayı başında ABD Merkez Bankası FED’in toplantısı var. Toplantı öncesi bölgesel FED Başkanlarından şahin açıklamalar ile 75 baz puanlık faiz artışı olabileceği belirtilmektedir. Bu durumda piyasaların olumsuz etkileneceğini geçtiğimiz haftalarda belirtmiştim. 2000 Dot-com krizine benzer hareketler olduğunu ve bunun da ABD Borsaları öncülüğünde bir satış dalgasının olmasını bekliyordum. Beklentilerime paralel olarak piyasalar haftanın son gününü sert satışlar ile tamamladı. Satışlar devam eder mi derseniz, toplantıya kadar negatif seyir devam eder. Toplantıda alınacak faiz artışı miktarı ve metinde vurgulanacak unsurlar önemli olacaktır.  

2018 yılında Fed parasal sıkılaşma uygulayarak faizleri artırmıştır. Bunu yaparken S&P 500 yaklaşık %20 bir çöküş yaşadı ve FED tekrardan parasal gevşemeye gitmeye başladı. Pandemi ile de bu gevşeme zirve yaptı. Bugünlerde yaşananlara baktığımızda ise 2018 kıyasla daha kötü durumda olmamıza rağmen borsaların satış yememesi için ciddi bir mücadele olduğu görülmektedir. Aslında baktığımızda sadece temel bazı hisseler ile borsayı ayakta tutmaya çalıştıkları görülmektedir. (2022 yılında %25 ile %60 arasında değer kaybı yaşayan birçok hisse olduğu görülmektedir.)

 20182022
DXY97,5102
Konut Faiz %55
Brent75106
10Y (%)33

Enflasyonla mücadele için faiz artışları yapılacak ama burada piyasaları olumsuz etkileyecek koşullar bir tane değil. FED’in hamle yapmakta geç kalması da bir diğer sorundur. Zamanında yapılsaydı bu hamleler hem enflasyon ile mücadele edilmiş hem de fiyatlarda bu kadar şişkinlik olmayacaktı. Bu yüzden belirli hamleler ile faiz artışları yapılacaktır ve piyasalar biraz kontrol altına alınmaya çalışılacaktır. Sonrasında FED tekrardan faiz artışlarını durduracak ve tekrardan faiz indirmeye başlayacak mı göreceğiz. Onların amacı da bu zaten parasal genişlemeye devam etmek ve hedeflenen Great Reset gerçekleştirmektir. 

Japonya tarafına baktığımızda ise; USD/JPY 128.6 seviyesine kadar yükseldiği görülmektedir. Son 1 ayda %13 bir değer kaybı söz konusu. Japonya Merkez Bankası BOJ 2016 yılında varlık alımını en üst seviyeye çekerek getiri eğrisini kontrol etmeye geçmiştir. Tüm dünyayı etkisi altına alan enflasyon nedeniyle tahvillerde yükseliş beklenmektedir fakat BOJ ise limitsiz alım yaparak buna müdahale edeceğini açıkladı. FED’in varlık alımını azalttığı bir ortamda tersini yaparsanız haliyle paranız değer kaybeder. Buradaki yükselişin temelinde bu yer almaktadır. 

Avrupa tarafına baktığımızda ise; EUR/USD 2022 yılında Euro lehine pozisyonlanmanın arttığı bir dönem olmaktaydı fakat bu süreçte parite 1,075 kadar geri çekildi. Burada ECB’nin diğer merkez bankaları gibi müdahale konusunda gecikmesi en önemli unsurdur. Düşük işsizlik olmasına rağmen Petrol ve Doğalgaz da Rusya’ya olan bağımlılık en temel sorunlardandır. Bu durum artan enflasyona rağmen bir müdahale yapılmasını zorlaştırmaktadır çünkü olası bir ambargo ile Avrupa resesyona girebilir. 

Piyasaları zorlayacak diğer konuların başında ise; yavaşlayan talepler, perakende satışlarında ki azalmalar ve satın alma endekslerinin beklentinin altında olmasıdır. Enflasyon konusunda atılmayan adımlar daha öncede belirttiğim üzere bizi stagflasyona doğru götürmektedir. IMF Dünya’nın büyüme rakamlarını %3,6 olarak aşağı yönlü revize etmiştir. (Önceki %4,4)

Tüm dünyada ilk ve tek olan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlarım. Başta Gazi Mustafa Kemal ve tüm şehitlerimizi de rahmetle anıyorum. Çocuklarımız için daha iyi bir gelecek sunabilmek dileğiyle…

Saygılarımla…24.4.2022

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close