Kokusu, lezzeti ve bereketiyle ekmek sofraların bir süsüdür. Zengin, fakir fark etmeksizin herkesin sofrasına konan kutsal bir nimettir. Ama baktığımızda sokaklarda atılmış ekmekler ve gıdalar görmekteyiz. Günlük yaklaşık 5 milyon ekmek israf oluyor. Son dönemde artan geçim sıkıntılarına rağmen bu tarz olayları görmek insanı daha da üzüyor. Bu sebeple yazıyı kaleme almak ve bir nebze de olsa farkındalık oluşturmak istiyorum. 

Küresel problemler her geçen gün artarak devam ediyor. Sorunlara bir yenisi ekleniyor. Aslında yaşanan hastalıklar, jeopolitik riskler, savaşlar derken konuşulması gereken önemli konular ise gıda ve sudur. Su hayattır. Su olmadığı zaman yaşam olmaz. Suyun önemini ve değerini bilmeliyiz. Su olmadığı zaman üretemeyiz ve bundan dolayı da tüketemeyiz.

Kaynakların doğru ve verimli kullanmadığı takdirde, ilerleyen yıllarda hayatın olumsuz etkiyeceğini üzülerek belirtirim. Yaşam koşulları zorlaşacaktır. Günümüzde bile yaklaşık 1 milyar insan temiz suyu olmadan yaşam mücadelesi vermektedir. Unıcef verilerine göre yılda yaklaşık 900 bin insan hijyen, kötü arıtma vb konular yüzünden hayatını kaybetmektedir. Suyun bilinçsiz tüketimi, öneminin anlaşılmaması ve tasarruf edilmemesi geleceğin problemidir. Çünkü su hayatın akışını belirleyen bir unsurdur.

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı’nın raporunda sadece bozuk musluklardan akan damlalardan kaynaklı israfın konut başına 6 bin TL olduğu belirtiliyor. Ülkemizdeki bu tarz konutlardan kaynaklı durumundan dolayı yıllık 11 milyar TL israf olduğunu ortaya konuyor. Aslında küçük ama önemli bir diğer konu da diş fırçalama esnasında muslukların kapanmamasından kaynaklı yaşanan israftır. Kişi başı 1 dk’lık diş fırçalamada suyun kapatılmaması sonucunda yaklaşık yıllık 8 ton su israf oluyor. Bir diğer konu ise ellerimizi yıkarken oluşan su kaybı. Burada uzmanlar 3-7-10 kuralını öneriyorlar. Suyu kısık seviyede aç 3 sn. ellerini ıslat ve su kapalı iken ellerini sabunla daha sonra da 7 sn. ellerini yıka. Bu sayede %50 su tasarrufu yapmış oluyoruz. 

Gıda israfı konusunda UNEP hazırlamış olduğu rapora göre ülkemiz 15 sırada yer alıyor. BM verilerine göre her yıl gıdaların %17’si israf ediliyor. Yıllık bazda yaklaşık 19 milyon ton gıda israf oluyor. Hanelerde yıllık kişi başı 93 kg gıda israf ediliyor. Üretilen meyve sebzenin en az %25’i daha sofraya ulaşmadan çöpe gidiyor. Yapılan araştırmalar sonucunda; gıda israfının %42´si evlerde, %39’u üreticilerde, %5’i perakendecilerde ve %14’ü de yemek sektöründe meydana geliyor. Bu durumun maliyeti ise yaklaşık 15 milyar $. Türkiye İsrafı Önleme Vakfı raporuna göre milli gelirimizin yaklaşık %15’ini israf ediliyor. Yaklaşık olarak 1,8 trilyon liraya denk geliyor. (2021 yıl sonu verilerine göre) Raporda bu israfın yerine; 1 milyon 272 bin konut; her biri 600 yataklı 15 bin 447 hastane; 16 derslikli 163 bin 841 ilkokul ve ortaokul; 218 bin 455 km otoyol 2 milyon 162 bin işletmeye 500’er bin lira kredi verilebileceği bilgisine yer veriliyor.

Türkiye İsrafı Önleme Vakfı’nın raporunda öne çıkan bir diğer konu ise boşa takılı olan prizler. Toplam elektriğin %5’ini bu yüzden boşa tüketiyoruz. Bu durum ortalama aylık 60 milyon TL denk geliyor. Enerji maliyetlerinin arttığı ve daha da kıymetli hale geldiği bu günlerde daha da önem kazanacaktır. 

Dünyada 700 milyona yakın insanın açlıkla mücadele ederken, 670 milyondan fazla insan ise çağımızın en önemli hastalıklarından birisi olan obezite ile mücadele ediyor. Kaynakları doğru kullanırsak herkese yetecek kadar gıda ve suyun olduğu aşikardır. Kaynakların ve doğanın farkına varmalıyız ve daha fazla bilinçlendirmeliyiz.

Saygılarımla…9.10.2022

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close