İnsanlık tarihine baktığımızda, üretmeden tüketime başlandığını söyleyebiliriz. On binlerce yıl hiçbir şey yapmadan doğanın doğal kaynaklarından faydalanarak hayat sürülmüştür. Tarımda yaşanan değişim insanlık tarihi için milat olmuştur. Sanayi toplumu olabilmek için ilk olarak topraktan, tarımdan başlamamız gerekmektedir. Tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinden hizmet öne çıkmaktadır. Hizmet sektörü demek tüketim demektir. Tüketim azalırsa; harcama azalır, gelirler düşer, üretim azalır ve yatırım azalır. Bunların sonucunda işsizlik artar ve tüketim biraz daha azalır. Üretim, tüketim, tasarruflar, yatırımlar ve işsizlik hepsi birbiriyle alakalıdır.
2018 yılının ilk çeyreğinde % 7,4 ve ikinci çeyreğinde ise % 5,6 büyüme gerçekleşmiştir. Sonrasında yaşanan kur dalgalanmaları nedeniyle ekonomide iki çeyrek üst üste daralmalar meydana gelmiştir. Yaşanan ekonomik daralmalara ilave olarak enflasyon ciddi bir yükselme olmuştur. Teknik olarak resesyona girmiştir. Yani resesyon; “Ekonomide küçülme halidir. Üst üste 2 çeyrek dönem GSYH küçülmesi durumudur. Bu durum daha da uzun da olabilir.”
2019 ilk iki çeyreğinde de % 2,6 ve % 1,5 küçülmeler yaşandığı hafta başında Tuik tarafından açıklanmıştır. Yatırımlarda ki daralmalar da % 23 seviyesindedir. Yani 2018 ikinci yarısında başlayan resesyon halinin devam ettiğini üzülerek belirtirim. 2018 yılı sonunda 789 milyar $ olan GSYH, 2019 ilk yarısında 722 milyar $ kadar gerilemiştir.
Grafikte son 1 yılın aylık bazda enflasyon oranlarını görebilirsiniz. Son iki aya baktığımızda ise son 1 yılı içindeki en düşük seviyeye geldiği görülmektedir. Fakat hükümetin hedefi olan yılsonu tek haneli enflasyon hedefinin tutmasının yapılan son doğalgaz ve elektrik zamlarından dolayı zor olduğunu söyleyebiliriz. Enflasyonda yaşanan gerilemeler Merkez Bankasının (MB) faiz indirimi konusunda elini güçlendirmektedir. Bu hafta (12 Eylül) yapılacak olan toplantıda tekrar faiz indirimi beklentisi vardır. Faiz değişikliği için sadece büyüme bakmak yeterli değildir. Sanayi üretim endeksi bize; Sanayi üretimi, fabrikaların, madenlerinin ve kamu kuruluşlarının fiziksel çıkışının sabit ağırlıklı ölçümünü verir. Toplam endeks ölçümleri, imalat, madencilik, inşaat, elektrik, gaz ve su sanayilerini kapsamaktadır. Kriz dönemlerinde negatif sanayi üretim endeksinin olması da gözden kaçmamaktadır. Ekonomik daralmaların olduğunun bir diğer göstergesidir. . Verilerden de görüldüğü üzere hala toparlanmaların olmadığını üzülerek belirtirim. 2019 yılı Q3 ve Q4 biraz daha yılın ilk yarısına göre toparlanmalar olması beklenmektedir.
Kaynak: TCMB verileri kullanılarak yazar tarafından oluşturulmuştur.
Kaynak: TCMB verileri kullanılarak yazar tarafından oluşturulmuştur.
Bu hafta bizi bekleyen MB toplantısı sonrasında FED ve Avrupa MB toplantılarını bekleyeceğiz. Alınan kararları ve yayınlanacak verileri inceleyeceğiz. Mutlu pazarlar.
Saygılarımla…8.9.19